2 Mayıs 2021 Pazar

Ben var üniversite almak

Üniversite öğrencilerine internet üzerinden yaptığımız İngilizce yazma sınavında "Herkes üniversiteden mezun olmak zorunda mıdır?" sorusuna aldığımız yanıtlardan biri aşağıdadır. İngilizce bilenler buyursunlar:

 

İngilizce bilmeyenler için Türkçeye çevirmek gerekirse -başlıktaki kadar kötü bir ifade olmasa da- öğrenci "evet herkes bir üniversite sahibi olmalıdır" diye yazmış. Öğrenci lisans derecesi anlamına gelen "university degree" ifadesindeki  "degree" (derece) kelimesini yazmadığı için ortaya böyle komik cümleler silsilesi çıkmış: Herkes bir üniversiteye sahip olmalı... Herkes bir üniversite edinmeli...

Haklısın genç dostum. Herkes bir üniversite edinmeli. Ülkemizdeki üniversite bolluğunda neden olmasın? Zaten birbiri ardına yeni üniversiteler kurulması bu hızda giderse, birey başına en az bir üniversite düşmesi yakındır. Bu noktada Cumhurbaşkanının 12 Şubat 2021'de ne dediğini hatırlayalım:

"Türk yükseköğretim sistemi ileri bir seviyeye ulaştı. Üniversite sayımızı 77'den 207'ye çıkardık. Almanya'dan çok çok ilerdeyiz onu söyleyeyim, Merkel'e 8 milyon 400 bin üniversite gençliğimiz var deyince şöyle bir üff dedi"

(Sözcü)

Merkel'in şöyle bir üff deyişi neye delalettir? Tahminleri alayım. 

8 milyon 400 bin genç = 

8 milyon 400 bin kez nitelikli eğitim olanakları  
8 milyon 400 bin kez kendi alanında istihdam 
8 milyon 400 bin kez insanca yaşamayı sağlayacak ekonomik gelir...

Alman politikacının, yukarıdaki maddelerin bir ülke ekonomisi üzerindeki ağırlığını zihninde hızlıca hesap ederken ağzından çıkıvermiş bir üf, bizim için övünme vesilesi haline geldiyse yazımın başındaki paragrafı yazan öğrencinin ve onun gibi binlercesinin profilini bir gözden geçirmek gerek. Örnekteki öğrencimiz, dil eğitimi aldığı kurumun en yüksek yeterlik düzeyindeki bir sınıfta İngilizce eğitimi alıyor. Yani bu öğrenci, çok değil, bir-iki ay sonra sınavlarını başarıyla geçerse İngilizce konuşabilir ve yazabilir düzeyde olduğunun onayını alarak üniversitedeki bölümüne geçecek. 

Peki bu öğrencinin durumundaki gibi milyonlarcasının var olduğu araştırmalarla da doğrulanmış Türk öğrenciler, İngilizce yazma ve konuşma açısından yurtdışındaki üniversite öğrencileriyle denk midir? Maalesef değil. Gelişmiş ülkelerdeki öğrencilerin yazdığı metinler okunduğunda bizim öğrencilerimizin yazdıkları ilkokul çocuğunun kaleminden çıkmış gibi duruyor. Tıpkı üstteki örnekte olduğu üzere. Öğrenciden beklenen, "Herkes üniversiteden mezun olmalı mıdır?" sorusunu akademik yazı üslûbuna uygun gerekçelerle yanıtlaması iken, öğrenci, bozuk bir İngilizceyle "bazı insanlar üniversiteye gidemiyorlar, buna üzülüyorum, inşallah herkes bir gün üniversiteye gider" gibi çocuksu temennilerle yazısını sonlandırıyor. Aklınıza sınav kaygısı gibi hafifletici sebepler gelebilir; bence kovun onları. Çünkü yıllardır İngilizce yazı yazmayı öğretiyorum (belki de öğretemiyorum) ve görüyorum ki sınıfta yazılanlar ile sınavda yazılanlar arasında uçurum yok. Lisans ve lisansüstü bölümlerde olup bitenleri varın siz hesap edin.

Velhâsıl, Merkel'e katılıyorum ve ben de üff diyorum. Onca üniversite, onca öğrenci, onca akademisyen, onca emek, onca harcanan zaman, onca yapılan masraf, onca umut sonunda eğitim-öğretim açısından gelinen nokta bu. Salt nicelik, ancak savaş meydanında düşmanın gözünü korkutmak için işe yarayabilir; ama orada bile nitelikli savaşçılar ve komutanlar sonucu belirler.